“Tecrübeli
futbolcunun yeni adresi ….” diye
devam eden haber başlığına tıkladığımda
gördüğüm tablo bana oldukça tanıdık geldi. Haberin içeriğinde ise Karşıyakaspor’
un yeni transferi Emre Toraman’ın kulübüyle sözleşme imzaladığından
bahsediyordu. Aklıma hemen Emre
Toraman’ın bu transferinin kaçıncı yer değiştirmesi olduğu sorusu geldi.
Gördüğüm rakam şaşkınlık vericiydi. Kayseri Erciyesspor ve Konyaspor’a ikişer defa olmak üzere
Anadolu’nun toplam 14 kulübüne transfer olduğu ve bunların hiçbirinde kendisi
için bonservis bedeli ödenmediği hayli dikkat çekiciydi.
Bu bilgiden sonra Emre Toraman’ın durumunda
olan diğer futbolcuları da araştırmaya karar verdim ve daha bir çok ismin transfer
olma konusunda istikrar abidesi olduklarını
fark ettim. Normalde futbolcuların ismi zikredildiğinde gözümüzde hemen
o futbolcunun özdeşleştiği takımın formasını giymiş hali belirir. Örneğin
Bülent Korkmaz ile Galatasaray, Alex ile Fenerbahçe vs… Fakat bahsettiğimiz
futbolcularda forma ile özdeşlemeden çok genellikle bir kulüp yöneticisi ve
yanında bir çok yeni transfer edilen futbolcu ile bir Türk bayrağının önünde
yapılan imza törenleri akla gelir.
İmza törenlerini alışkanlık haline getiren diğer futbolculara,
yaptığı transfer sayılarına ve kendileri için ödenen bonservis bedellerine
yeniden göz atalım. Yolu Fenerbahçe ile İstanbul’a da düşen Serdar Kulbilge, Bursa’nın altyapı takımı Merinosspor’ da
futbola başlayıp daha sonra birçok şehri gezip, yedi kulübün formasını giymiş. Şike sürecinde başına gelenlerden sonra
Boluspor’ la bir kez daha şansını denemesine rağmen orada da dikiş tutturamadığı için eldivenleri
çıkarmaya karar vermiş gibi görünüyor. Serdar
için ödenen bonservis bedeli ise sadece Fenerbahçe tarafından ödenen 1
milyon euro. Bir başka gezgin yıldızımız, Pancu’nun kaleye geçmesi ile
hatırlanan, tam bir gol düellosuna sahne olan ve Beşiktaş’ın 4-3’lük galibiyeti ile
sonuçlanan Fenerbahçe derbisinde son gölü atıp kahraman olan ve yine bir BJK-FB
derbisinde Anelka’ nın inanılmaz koşusuna karşı koyamayıp,
gole engel olamayan Koray Avcı. O da Rize’ye
iki kere olmak üzere yedi
transfere imza atıp son durağı Urfa’dan da yakın zamanda ayrıldı. Koray
için ödenen bonservis bedeli ise sadece Beşiktaş tarafından ödenen 700 bin
euro.
Listemizi uzatmak oldukça mümkün. Bazıları futbol
hayatlarını sonlandırmış, bazıları kulüpsüz, bazıları ise alt liglerde mücadele
ediyor. Bülent Bölükbaşı, Mehmet Yılmaz, Ragıp Başdağ, Serdar Özkan, Adnan Güngör bu isimlerden bazıları. Sadece bizim
futbol sistemize özgü bu olay bence futbolcunun takıma olan aidiyet duygusunu
köreltiyor ve ister istemez başarı etkileniyor. Yapılan transferlerde ilk 2-3
ayın uyum süresi olduğu sürekli dile getirilen bir fikirdir. Bu durumda 15-16
senelik futbol yaşamlarında çift haneli ya da çift haneye yakın
sayılarda transfer yapmış futbolcuların
takıma, şehre, arkadaşlarına uyumu bu
kadar kısa sürelerde sağlamasını
beklemek hayalcilik olur. Bence federasyonun bu konuya el atıp en az 2
yada 3 senelik sözleşme yapma zorunluluğu ve belli bir sayıdan fazla transfer
olamama yasağı getirmesi gerekiyor. Buna rağmen transfer olmak zorunda kalan
futbolcuları ise malulen emekli edip Türk futbolunda genç isimlerin önünü
açması gerekiyor.
Kalın
sağlıcakla…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder