21 Kasım 2013 Perşembe

Galatasaray Ne Yapmalı?

     

      Yaz transfer döneminin sonlarına doğru yazdığım bir yazıda takımların transfer politikalarını değerlendirmiş, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın yerli rotasyon adına attığı adımların mantıklı olduğunu ve Galatasaray'ın yerli transferine gereken önemi vermediğini söylemiştim. Hatta Melo dışında alınacak her yabancı futbolcunun ve gönderilmeyen her yabancının da Galatasaray'ın elini kolunu bağlayacağını belirtmiştim. Bunun üzerine 6+0+4 kuralı olmasa çok mantıklı bir transfer hamlesi olan Bruma alındı ve iyi bir yerli olan Erman Kılıç ile yollar ayrıldı. Kısacası Galatasaray lige başlarken kadro mühendisliği konusunda çok başarılı davranamadı ki bunun ceremesini ilk 11 haftada fazlasıyla çekti.

       Yaz transfer dönemini başarılı atlatan ve geçen seneki iyi yerli kadrosunun üzerine Alper Potuk gibi önemli bir ismi takviye ederek giren Fenerbahçe'den 11 haftada 9 puan fark yiyen Galatasaray'ın sadece bu sezonu kaybetmeme adına değil gelecek sezonun kadrosunu kurmak adına ara transfer dönemini oldukça dikkatli geçirmesi gerekiyor. 3 puanlı sistemde henüz herşeyin bitmediğini, Şampiyonlar Ligi'nde turun Juventus'u yenmeye bağlı olarak hala kendi elimizde olduğunu ve yaklaşık on senedir alınamayan bir Türkiye Kupası'nın varlığını da düşünürsek, hedef bakımından Galatasaray'ın karamsarlığa kapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla ortada mevcut olan üç hedefte dururken Galatasaray'ın çok dikkatli davranarak ara transfer dönemi normalden daha fazla önem göstermesi gerekiyor. Peki kadro nasıl yeniden düzenlenmeli? Kimler gönderilmeli, yerine kimler alınmalı? İşte benim görüşlerim.

       İlk önce gideceklerden bahsedelim. Alındığından beri her transfer döneminde dediğim gibi Riera ile biran önce yollar ayrılmalı. Tazminat ödenmek zorunda olunsa bile bu göze alınıp Arda Turan'ın Galatasaray'a hediyesi olan İspanyol'a kesinlikle elveda denilmeli. Geçen seneki Real Madrid maçından beri (Kopenhag maçı hariç) takıma zarar verdiğini düşündüğüm Eboue'de gönderileceklerin başında geliyor. Benim geçen seneden beri rahatsız olduğum "çıt kırıldım" yapısı artık takım arkadaşları ve hocalarını da rahatsız eder durumda. Dolayısıyla Sabri ya da Hamit'in bile oynayabileceği bu bölgeyi yabancı olan Eboue'nin daha fazla işgal etmemesi lazım.

      Gelelim bence geçen senenin başarılı ama bu senenin formül kurbanı olan iki ismine. Amrabat ve Dany 6+0+4 kuralından sonra zaten papatya falına benzeyen performanslarından tamamen uzaklaştılar. Ancak yaşları ve alınırken ödenen paralar düşünüldüğünde iki isim de kiralık gönderilmeli. Ancak bu gidiş yarım sezonluk değil en az 1,5 sezonluk olmalıdır. Yani bu iki isim gelecek sezonun kadosunda da yer almamalılar. Tabi her ikisi için de ciddi rakamlar bulunursa satılmalarına da  yok demeyeceğimi belirteyim. Ancak geliş hikayesi, bize gelmeden önceki performansı ve geldiğinde yaşadığım heyecanı düşününce Amrabat için üzülmüyor da değilim.

       Birde takımdaki yerli fazlalıklara bakalım. Bence geçen seneki Kayseri performansı ile herkesi aldatan Ceyhun Gülselam'a da yol verilmeli. Kendisinden üç gömlek daha iyi olduğunu düşündüğüm Yekta Kurtuluş dururken Ceyhun'un tercih edilmesini bir türlü anlamış değilim. Ayrıca şu anda takımda olup olmadığını bile tam bilmediğim Aykut Erçetin ve yıllardır bir türlü yaşlanmayan genç kaleci Ufuk Ceylan da gönderilip, ilerde Muslera'nın yerini alabilecek bir kaleci bakılmalı. Aslında bu isimlerin içine Sabri, Hakan Balta ve Aydın Yılmaz'ı da ekleyebilirim ancak "Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler" hesabı bu isimlere katlanmak zorundayız.

      Şimdi kafamdaki transfer listesini sizlerle paylaşmak istiyorum.  Öncelikle kaleden başlayalım. Geçen sene 1461 Trabzonspor'da oldukça başarılı maçlar çıkaran ve Trabzonspor'a transfer olan Fatih Öztürk Muslera'nın yedeği olabilecek bir isim. Trabzon'dan çıkan kalecilerin iyi olması ve Fatih'in forma bulamamasından dolayı yaşadığı huzursuzluk transferi kolaylaştırabilir. Kaleden sonraki en ciddi sorun her iki bek pozisyonda. İki tarafa ayrı ayrı transfer yapmak yerine her ikisinde de oynayabilecek yerli bir isim düşünülmesi daha mantıklı olacaktır. Bu özellikleri karşılayan isim ise Eskişehir'den Tarık Çamdal. transfer için ciddi rakamlar isteneceğini tahmin etmek zor olamasa da para gözden çıkarılıp gerektiğinde orta sahada da  oynayabilen Tarık transfer edilmeli. Ayrıca Riera, Dany, Amrabat ve Eboue'den kurtulunabilirse sol bek için yabancı bir isim düşünülebilir. Eğer bu isim Kolarov olursa çok iyi olur. Ancak yabancı bir sol bek alınacak olsa bile Tarık Çamdal mutlaka alınmalı. Tarık'a alternatif olarak düşünülecek isim ise Sivasspor'dan Ziya Erdal olmalı. Roberto Carlos ile birlikte sol bek pozisyonun hakkını vermeye başlayan Ziya, Caner Erkin, İsmail Köybaşı gibi "alınamayacak" isimlerden sonra yerli sol bekler içinde en iyilerden biri.


        Stoper mevkisinde sakatlıklardan bir türlü kurtulamayan genç Semih ve yaşlı Gökhan'a alternatif bir yerli isim bulunmalı. Son günlerde çıkan İbrahim Toraman ve Giray Kaçar isimlerinden uzak duran bir transfer anlayışı mantıklı olacaktır. Yazın yazdığım yazıda da belirttiğim gibi Gençlerbirliği'nden Ahmet Çalık ve Akhisar'dan Uğur Demirok gelecek yılların yerli stoper isimleri olacağından bunlar için mesai harcamakta fayda var. Ömer Toprak, Serdar Taşçı gibi isimlerin transferlerinin boşuna para harcamak olacağını düşündüğümden gurbetçi yerli yerine ligi tanıyan ve düşük maaşlara oynayan ismlere yönelmek akıllıca olacaktır. Orta sahada Melo'nun bölgesine bir alternatif zorunlu olmasa da düşünülebilir. Bu bölge için de adayım yine Trabzonspor'dan olacak. Aykut Akgün, Trabzonspor'un kalabalık orta saha kadrosunda fazla yer bulamasa da ayağı düzgün, fiziği iyi bir orta saha oyuncusu olarak en azından Ceyhun Gülselam'dan daha iyi bir seçenek olacaktır. Forvet mevkisine de yaklaşık iki senedir her transfer döneminde alınmasını istediğim Gaziantep'ten Muhammet Demir tercihim. Sakatlıklar yakasını bırakmadığı ve iyi bir takım içinde yer alamadığı için kendini gösteremese de Muhammet yetenek olarak bence Burak Yılmaz'dan bile daha iyi bir forvet. Kısacası alınması çok ama çok iyi olur.

        Peki bu transfer döneminde canımız "çilek" çekmiyor mu? Bence yabancı ve büyük transfer için sezon sonu beklenmeli. Drogba, Sneijder ve Muslera'nın durumlarına göre bir rota çizilmeli. Rakiplerin yaptığı gibi kale bir yerli isme emanet edilip seneye daha da azalacak olan yabancı kontenjanı yaratıcılığa daha çok ihtiyaç duyulan ofans bölgesinde kullanılmalı. Muslera ve Sneijder hala para ederken satılmalı. Drogba için ise şimdiden birşey söylemek yerine sezon sonunda konuşmak daha mantıklı olsa gerek. Ancak ara transfer döneminde tribünde para alarak maç izleyen yeni seyircilere ihtiyaç olmadığından yabancı transferinden uzak durulmalı. Ayrıca ligin ikinci yarısında iyileşerek takıma dönecek olan Hamit Altıntop'un yeni bir transfer kadar değerli olduğunu da hatırlatmak isterim.

Cumali ÖNCALIR
http://concalir.blogspot.com
twitter.com/concalir

   

   
   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder