1 Ağustos 2012 Çarşamba

Kızlık Bozmasız Tecavüz

        Tecavüzcüleri ve sıkça yaşanan tecavüz olayları ile ünlü bir ülkede yaşadığınızı düşünün. Evlisiniz, bir anne ya da babasınız. Sayısı farketmez bir kaç tane de kızlı erkekli çocuğunuz olsun.
        Yine sıradan günlerden birinde büyük kızınız akşam olmasına rağmen eve gelmiyor. Tabi sizi sarıyor bir merak. Okulu, servisi, arkadaşları derken bilgi alınabilecek heryeri arıyorsunuz ama yine de haber alamıyorsunuz. Hemen polise haber veriyorsunuz. Aradan kısa bir süre geçtikten sonra polis sizi arıyor ve derhal hastaneye gelmeniz gerektiğini söylüyor.
        Büyük bir korku ,üzüntü, endişe ,heyecan içinde hastaneye doğru yola çıkıyorsunuz. Hastaneye vardığınızda kızınızın tecavüze uğradığını ve yoğun bakımda olduğunu öğreniyorsunuz. Yıllardır haberlerde duyduğunuz, belki iki mahalle aşağıda tanımadığınız bir ailenin başına gelen ve size o zaman çok da anormal gelmeyen olay sizin başınıza geliyor.
       Yaşadığınız üzüntüye bir de öfke ve intikam duyguları ekleniyor. O sırada kapıdan doktor beliriyor. Hemen doktorun yanına koşuyor ve kızının sağlık durumu ile ilgili bilgi almak istiyorsunuz. Doktor kızınızın hayati tehlikesi olmadığını, vücudunda sadece bir kaç darp izi olduğunu, şokta olduğunu ve kızlığının bozulmadığını söylüyor.
       Olayla ilgili polisin çalışmaları devam ederken polise gelen bir arama, olayla ilgili elinde bir delil olduğunu ve bu delilin faalin bulunmasında çok yardımcı olacağını söylüyor. Tanık olay anında oradan geçtiğini, duyduğu sesler üzerine o tarafa baktığını ve birkaç kişiyi bir kıza tecavüz ederken gördüğünü söylüyor. Hemen telefonunu çıkarıp video kaydı yaptığını,ardından hızlıca uzaklaştığını ve korktuğu için de şimdiye kadar bu delili polise getiremediğini de ekliyor.
      Video kaydından elde edilen bulgularla fail ve arkadaşları hemen yakalanıyor. Bununla birlikte olay gününden önce ve sonraki telefon kayıtlarında sanıkların kendi aralarında bu olayla ilgili olabilecek fakat tam anlamıyla kesin bağlantılanamayan bazı kounşmaları da klasöre ekleniyor. Sanıklardan birisi ifadesinde olayda arkadaşına kızı kaçırıken ve bağlarken yardım ettiğini fakat kendisinin kıza temas etmediğini itiraf ediyor. Mahkeme günü geldiğinde sanıklar bu suçlamaların hiç birini kabul etmediklerini, delillerin yasal olmayan yollardan toplandığını, itirafta bulunan sanığın "eğer itiraf edersen seni serbest bırakırız" denilerek kandırıldığı için itirafta bulunduğu, aslında bu işin sadece bir tecavüz olayı değil video kaydı yapan kişi ile aralarında ki bir husumetten kaynaklı bir itibarsızlaştırma girişimi olduğu ve en önemlisi kızın kızlığının bozulmadığı için suçsuz olduklarını ve beraatlerini istediklerini talep ediyorlar.

      Olayı anlatmayı burda bırakıyorum. Sadece o aile olarak yada mahkemeyi takip eden sıradan bir vatandaş olarak bu savunmalardan sonra sanıklar hakkında ne düşündüğünüzü merak ediyorum. Siz o mahkemenin başkanı olsaydınız ne karar verirdiniz. Yıllardır o ülkede tecavüz olaylarının olması ve bütün tecavüzcülerin ceza almaması, delillerin usulsüzce toplanması, itirafçının baskı altında ifade vermesi, sanıkların tanıkla arasındaki husumet ve en önemlisi kızın kızlığının bozulmaması  kararınızı nasıl etkilerdi. 

       Dikkatinizi şu noktaya çekmek istiyorum şu ana kadar sanıklar hakkında suçlu yada suçsuz da demedim. Sizi yönlendirmedim, kimseyi hedefte göstermedim tamamen sizin görüşlerinizi merak ediyorum...

      Peki gelelim benim ne düşünüp bu kadar yazıyı yazdığıma. Yaklaşık bir senedir kafamı kurcalayan bir olay yüzünden yazdım bu yazıyı. O da ŞİKE olayı. Sakın hemen yanlış anlamayın. Kimseyi suçlamıyorum. Mahkeme demiş olmasına rağmen ben birileri şike yapmıştır da demiyorum.Ben sadece anlamaya çalışıyorum savunmadaki çelişkiye bakıyorum. Bu iş tamamen mi kurgu yoksa ŞİKE SAHAYA YANSIMAMIŞ mı?
    
      


      Eğer cevap  ikincisi ise bence   "kızlık bozmayan tecavüz"   ne kadar suçsa "sahaya yansımayan şike " de o kadar suçtur.

      Cevabınız o yada bu fakat bu olayda haksız yere üzülen, kandırılan, aptal yerine konulan ve en garibi de suçlu olduğu mahkemelerce söylenen kişilerin yanında sadece renk sevdasından duran bir sürü insan var. Kalın sağlıcakla...

      




       

         

      

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder