18 Ocak 2013 Cuma

MALÛLEN EMEKLİ


        “Tecrübeli futbolcunun yeni adresi ….”  diye devam  eden haber başlığına tıkladığımda gördüğüm tablo bana oldukça tanıdık geldi. Haberin içeriğinde ise   Karşıyakaspor’ un  yeni transferi  Emre Toraman’ın  kulübüyle sözleşme imzaladığından bahsediyordu.  Aklıma hemen Emre Toraman’ın bu transferinin kaçıncı yer değiştirmesi olduğu sorusu geldi. Gördüğüm rakam şaşkınlık vericiydi. Kayseri Erciyesspor  ve  Konyaspor’a ikişer defa olmak üzere Anadolu’nun toplam 14 kulübüne transfer olduğu ve bunların hiçbirinde kendisi için bonservis bedeli  ödenmediği  hayli dikkat çekiciydi.
       
        Bu bilgiden sonra Emre Toraman’ın durumunda olan diğer futbolcuları da araştırmaya karar verdim ve daha bir çok ismin transfer olma konusunda   istikrar abidesi  olduklarını  fark ettim. Normalde futbolcuların ismi zikredildiğinde gözümüzde hemen o futbolcunun özdeşleştiği takımın formasını giymiş hali belirir. Örneğin Bülent Korkmaz ile Galatasaray,   Alex  ile Fenerbahçe vs…   Fakat  bahsettiğimiz futbolcularda forma ile özdeşlemeden çok genellikle bir kulüp yöneticisi ve yanında bir çok yeni transfer edilen futbolcu ile bir Türk bayrağının önünde yapılan imza törenleri  akla gelir.
        
       İmza  törenlerini  alışkanlık haline getiren diğer futbolculara, yaptığı transfer sayılarına ve kendileri için ödenen bonservis bedellerine yeniden göz atalım. Yolu Fenerbahçe ile İstanbul’a da düşen  Serdar Kulbilge,  Bursa’nın altyapı takımı Merinosspor’ da futbola  başlayıp daha sonra birçok şehri  gezip, yedi  kulübün formasını giymiş.  Şike sürecinde başına gelenlerden sonra Boluspor’ la bir kez daha şansını denemesine rağmen  orada da dikiş tutturamadığı için eldivenleri çıkarmaya karar vermiş gibi görünüyor. Serdar  için ödenen bonservis bedeli ise sadece Fenerbahçe tarafından ödenen 1 milyon euro. Bir başka gezgin yıldızımız, Pancu’nun kaleye geçmesi ile hatırlanan, tam bir gol düellosuna sahne olan  ve Beşiktaş’ın 4-3’lük galibiyeti ile sonuçlanan Fenerbahçe derbisinde son gölü atıp kahraman olan ve yine bir BJK-FB  derbisinde  Anelka’ nın inanılmaz koşusuna karşı koyamayıp, gole engel olamayan Koray Avcı. O da Rize’ye  iki kere olmak üzere yedi  transfere imza atıp son durağı Urfa’dan da yakın zamanda ayrıldı. Koray için ödenen bonservis bedeli ise sadece Beşiktaş tarafından ödenen 700 bin euro.
       
        Listemizi  uzatmak oldukça mümkün. Bazıları futbol hayatlarını sonlandırmış, bazıları kulüpsüz, bazıları ise alt liglerde mücadele ediyor. Bülent Bölükbaşı, Mehmet Yılmaz, Ragıp Başdağ, Serdar Özkan, Adnan  Güngör bu isimlerden bazıları. Sadece bizim futbol sistemize özgü bu olay bence futbolcunun takıma olan aidiyet duygusunu köreltiyor ve ister istemez başarı etkileniyor. Yapılan transferlerde ilk 2-3 ayın uyum süresi olduğu sürekli dile getirilen bir fikirdir. Bu durumda 15-16 senelik futbol yaşamlarında   çift haneli ya da çift haneye yakın sayılarda  transfer yapmış futbolcuların takıma, şehre, arkadaşlarına uyumu  bu kadar kısa sürelerde sağlamasını  beklemek hayalcilik olur. Bence federasyonun bu konuya el atıp en az 2 yada 3 senelik sözleşme yapma zorunluluğu ve belli bir sayıdan fazla transfer olamama yasağı getirmesi gerekiyor. Buna rağmen transfer olmak zorunda kalan futbolcuları ise malulen emekli edip Türk futbolunda genç isimlerin önünü açması gerekiyor.
      
       Kalın sağlıcakla…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder